"Modern türban" ne demektir ?
YÖK Başkanı Doğramacı,yükseköğrenim kurumlarındaki kız öğrencilerin,"modern şekilde bağlanmış türbanların Batı ülkelerinde olduğu gibi bizde de kızlar için normal bir kılık sayılmasını" uygun görüyormuş.Pek Sayın Doğramacı,daha önce kızların başları açık olarak okullara gelmelerini emir buyurmuşken,oluşan tepkiler karşısında,"modern bir şekilde türban kullanılması" görüşüne gelmiştir.
"Modern şekilde türban kullanılması" ne demektir Allah aşkına ?
Türban,baş çevresine sarılan eşarp demektir.Bunun moderni ile modern olmayanını ayırt etmek güç değil midir? "Sıkma vaş" biçimi "modern" olmaycak ve gericilik sayılacak,bu amaçla "modern şekilde" başa sarılan tülbent,kendi deyişleri ile "Atatürk inkılaplarına" uygun düşecek.Kimi kandırıyorlar dersiniz?
Türban,aslında bir erkek başlığıdır.Prenslerin ve Hint rahiplerinin sardıkları türban,Osmanlı sultanları ve vezirlerince de kullanılırdı.Fakat bunların "modern bir şekilde" kullanıp kullanılmadığı konusunda henüz bir ipucu ele geçirmiş değiliz.
Bu ülkelerde erkekler tarafından kullanılan türban,zamanla Batı'da kadın modası olmuş ve Paris modaevlerinde işlemeli ve türlü desenli türbanlar satışa çıkmıştır.Doğramacı,herhalde türbanın modernini Paris'te görmüş olacaktır.
Danıştay 8. Dairesi 20.12.1983 gün ve 1983/2788 sayılı kararında, "Aydın,uygar ve cumhuriyetçi gençler yetiştirmekle görevli eğitim kurumlarının bazı kurallarının öğrencilere uygulanması doğaldır.Bu kurallar herkesçe bilinen ve benimsenen cumhuriyetin temel kurallarıdırçBu kuralları öğretmek ve benimsetmekle görevli eğitim kurumlarının bunlardan ödün vermesi düşünülemez.Bu nedenle yükseköğrenim görmek üzere okula geldikleri sırada dahi başörtülerini çıkarmamakta direnecek ölçüde laik devlet ilkelerine karşı bir tutum içinde bulunan..." gibi sözcüklerle başörtü ile yükseköğrenim kurumlarına gelmeyi Atatürk ilkelerine aykırı bulmuştur.
Ancak bunun bir önemi yoktur.Çünkü Doğramacı,kurumlarüstü bir kişiliğe sahiptir.Eğer Doğramacı, "modern şekilde türban kullanılmasını" salık veriyorsa , bu gericiliğe verilmiş bir ödün sayılmaz.
Peki,erkek öğrencilerin başları kel mi ? Onlar da, "biz de modern şekilde fes kullanmak istiyoruz" derlerse Doğramacı bu sorunu nasıl çözümleyecektir?
"Modern şekilde fes" nasıl olur? Örneğin püskülü olmaz,üstüne üç hilal gibi işlemeler yapılır,eski yazı ile maşallah yazılır,fesin bir köşesine YÖK damgası vurulur.Ne bilelim işte, bir şeyler yapılır.
Yükseköğrenim kurumlarında genç kızlarımız,başlarına Doğramacı'nın deyişi ile "modern bir şekilde türban" takarlar;ancak erkek öğrenciler, "biz de fes isteriz" diye bir dilekçe verirlerse ne olacaktır? Suç mu olacaktır?
Yok,hiç sanmıyoruz.Sanmıyoruz,çünkü Anayasa düzeninde bir kısım yurttaşlar için hak olan,bir başka kesim için suç sayılmaz.
Atatürk, 1925 yılında,"Medeni ve beynelmilel kıyafet biizm için çok cevherli,milliyemiz için laik kıyafettir" dedikten sonra,kadınların yüzlerini,gözlerini kapatmalarına, "onlar yüzlerini cihana göstersinler.Ve gözleriyle cihanı dikkatle görebilsinler.Bunda korkulacak bir şey yoktur" sözcükleri ile karşı çıkmamış mıydı? (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri,s.210).
YÖK'ün son "modern türban" kararından sonra genç kızlarımız 19 Mayıs törenlerine,ayaklarında uzun paçalı pantolon ve başları türbanlı olarak çıkacaklardır.Hiç "hayır,olmaz" demeyin;bu gidişle gençlerimiz de başlarına fes geçireceklerdir.Gidiş , o gidiştir.
Bütün bunlardan sonra bizler de başımıza birer "Kuvayı Milli'ye kalpağı" geçirip, "Ne oluyor?!" diye YÖK'e başvursak mı dersiniz?
Gericiliğe verilen ödünün sonunun nereye varacağını daha önce görmüş ve bu olaylardan ders alınacağını sanmıştık.Yanılmışız.Günümüzün "inkılap" anlayışı, ne yazık ki Atatürk'ün "devrim" anlayışına pek uymuyor.
UYAN GAZİ KEMAL, UYAN !..
UGUR MUCU
CUMHURİYET (5 Haziran 1984)
YÖK Başkanı Doğramacı,yükseköğrenim kurumlarındaki kız öğrencilerin,"modern şekilde bağlanmış türbanların Batı ülkelerinde olduğu gibi bizde de kızlar için normal bir kılık sayılmasını" uygun görüyormuş.Pek Sayın Doğramacı,daha önce kızların başları açık olarak okullara gelmelerini emir buyurmuşken,oluşan tepkiler karşısında,"modern bir şekilde türban kullanılması" görüşüne gelmiştir.
"Modern şekilde türban kullanılması" ne demektir Allah aşkına ?
Türban,baş çevresine sarılan eşarp demektir.Bunun moderni ile modern olmayanını ayırt etmek güç değil midir? "Sıkma vaş" biçimi "modern" olmaycak ve gericilik sayılacak,bu amaçla "modern şekilde" başa sarılan tülbent,kendi deyişleri ile "Atatürk inkılaplarına" uygun düşecek.Kimi kandırıyorlar dersiniz?
Türban,aslında bir erkek başlığıdır.Prenslerin ve Hint rahiplerinin sardıkları türban,Osmanlı sultanları ve vezirlerince de kullanılırdı.Fakat bunların "modern bir şekilde" kullanıp kullanılmadığı konusunda henüz bir ipucu ele geçirmiş değiliz.
Bu ülkelerde erkekler tarafından kullanılan türban,zamanla Batı'da kadın modası olmuş ve Paris modaevlerinde işlemeli ve türlü desenli türbanlar satışa çıkmıştır.Doğramacı,herhalde türbanın modernini Paris'te görmüş olacaktır.
Danıştay 8. Dairesi 20.12.1983 gün ve 1983/2788 sayılı kararında, "Aydın,uygar ve cumhuriyetçi gençler yetiştirmekle görevli eğitim kurumlarının bazı kurallarının öğrencilere uygulanması doğaldır.Bu kurallar herkesçe bilinen ve benimsenen cumhuriyetin temel kurallarıdırçBu kuralları öğretmek ve benimsetmekle görevli eğitim kurumlarının bunlardan ödün vermesi düşünülemez.Bu nedenle yükseköğrenim görmek üzere okula geldikleri sırada dahi başörtülerini çıkarmamakta direnecek ölçüde laik devlet ilkelerine karşı bir tutum içinde bulunan..." gibi sözcüklerle başörtü ile yükseköğrenim kurumlarına gelmeyi Atatürk ilkelerine aykırı bulmuştur.
Ancak bunun bir önemi yoktur.Çünkü Doğramacı,kurumlarüstü bir kişiliğe sahiptir.Eğer Doğramacı, "modern şekilde türban kullanılmasını" salık veriyorsa , bu gericiliğe verilmiş bir ödün sayılmaz.
Peki,erkek öğrencilerin başları kel mi ? Onlar da, "biz de modern şekilde fes kullanmak istiyoruz" derlerse Doğramacı bu sorunu nasıl çözümleyecektir?
"Modern şekilde fes" nasıl olur? Örneğin püskülü olmaz,üstüne üç hilal gibi işlemeler yapılır,eski yazı ile maşallah yazılır,fesin bir köşesine YÖK damgası vurulur.Ne bilelim işte, bir şeyler yapılır.
Yükseköğrenim kurumlarında genç kızlarımız,başlarına Doğramacı'nın deyişi ile "modern bir şekilde türban" takarlar;ancak erkek öğrenciler, "biz de fes isteriz" diye bir dilekçe verirlerse ne olacaktır? Suç mu olacaktır?
Yok,hiç sanmıyoruz.Sanmıyoruz,çünkü Anayasa düzeninde bir kısım yurttaşlar için hak olan,bir başka kesim için suç sayılmaz.
Atatürk, 1925 yılında,"Medeni ve beynelmilel kıyafet biizm için çok cevherli,milliyemiz için laik kıyafettir" dedikten sonra,kadınların yüzlerini,gözlerini kapatmalarına, "onlar yüzlerini cihana göstersinler.Ve gözleriyle cihanı dikkatle görebilsinler.Bunda korkulacak bir şey yoktur" sözcükleri ile karşı çıkmamış mıydı? (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri,s.210).
YÖK'ün son "modern türban" kararından sonra genç kızlarımız 19 Mayıs törenlerine,ayaklarında uzun paçalı pantolon ve başları türbanlı olarak çıkacaklardır.Hiç "hayır,olmaz" demeyin;bu gidişle gençlerimiz de başlarına fes geçireceklerdir.Gidiş , o gidiştir.
Bütün bunlardan sonra bizler de başımıza birer "Kuvayı Milli'ye kalpağı" geçirip, "Ne oluyor?!" diye YÖK'e başvursak mı dersiniz?
Gericiliğe verilen ödünün sonunun nereye varacağını daha önce görmüş ve bu olaylardan ders alınacağını sanmıştık.Yanılmışız.Günümüzün "inkılap" anlayışı, ne yazık ki Atatürk'ün "devrim" anlayışına pek uymuyor.
UYAN GAZİ KEMAL, UYAN !..
UGUR MUCU
CUMHURİYET (5 Haziran 1984)
0 yorum:
Yorum Gönder