15 Aralık 2010 Çarşamba

İslamcı Burjuvazi


Kimi gazetelerin yazdıklarına bakılırsa ve de inanmak gerekirse bir “İslamcı Burjuvazi” oluşmuş...

Amerika’nın desteğiyle Türkiye’de “Ilımlı İslamcıların” iktidara geçtikleri bir gerçek...

Peki, bizde “iktidar” ne demek?..

Para..

Vurgun..

Sermaye..

Yolsuzluk..

Soygun...

Devleti ele geçiren “Ilımlı İslamcı”ların akıllara durgunluk veren bir patlamayla zenginleştikleri doğrudur...

Hiç kuşkusuz böyle “tepeden inme” bir zenginlik, görgüsüzlüğü de beraberinde getirir...

Ama “burjuvazi” sözcüğüyle “İslamcılık” nasıl bağdaşacak?..

*

Sıradan birine deseniz ki:

- Bana Avrupa’dan birkaç edebiyatçı say...

Aklına ne gelir?..

- Victor Hugo, Goethe, Balzac, Schiller, vesaire...

Unutulmasın ki Batı’da sanayi burjuvası kendi tarihsel kültürünü, edebiyatını, sanatını yaratarak oluşmuştur...

Burjuvazi yalnız para demek değil...

*

Yine sıradan bir okumuşa sorsanız:

- Bana Türkiye’den birkaç edebiyatçı say...

Aklına ne gelir?..

- Tevfik Fikret, Namık Kemal, Yakup Kadri, Reşat Nuri, Ahmet Haşim, Yahya Kemal, vesaire...

Türkiye’de burjuva kültürü Osmanlı’da uç vermeye başladı; çağdaş dünyaya dönük fikir ve sanat hayatının Cumhuriyet devrimindeki işlevi sanıldığından büyüktür...

Devleti ele geçirip soyarak zenginleşen ılımlı İslamcıların önde gelenlerine bakınız, bunların burjuvayla murjuvayla, Cumhuriyet kültürüyle mültürüyle ilişkisi yok; üstelik canına okudukları proletaryayı da sadaka ekonomisi ve dincilik siyasetiyle uyutmaya çalışıyorlar...

*

Ama gazetelere büyük çapta yansıyan deyimiyle “İslami burjuvazi” hevesi de doğrusu azımsanamaz...

İktidar onlarda...

Para onlarda...

Görgüsüzlük de onlarda...

“İstanbul Boğazı sırtlarına saray yavrusu ev” yaptırıp yeni zengin görgüsüzlüğünde tesettüre heveslenmekle burjuva olunur mu?..

Batı’da burjuva devrimi kilise iktidarını yıktı; bizim İslamcılar cami iktidarını kurarak mı burjuvalaşıyorlar?..

0 yorum:

Yorum Gönder