18 Aralık 2010 Cumartesi

Normal’ ile ‘Anormal...


Fıkra, aklımda kaldığına göre şöyle:
Temel, Ali Rıza’ya borç verir...
Ali Rıza borç aldığı parayı afiyetle yer; ondan sonra da Temel’e boş verir...
Temel de Ali Rıza’yı mahkemeye verir...
Duruşma başlar, kimlik saptamasından sonra yargıç, Ali Rıza’ya sorar:
- Bu adamı tanıyor musun?..
Anasının gözü Ali Rıza:
- Hayır, der, ben bu adamı tanımıyorum...
Temel’in tepesi atar, güzelim şivesiyle yanıtlar:
- Ulan, ben de seni hiç tanımayrum...
*
Tanımak yalnız kişiyle sınırlı değildir...
Bir de sınır tanımak var...
Ermenistan, Türkiye sınırını tanımıyor...
Ne demek bu?..
Türk topraklarında iddiası, talebi, gözü var demek...
Eh, bu işin gizli saklısı da yok; cümle âlem Erivan’ın Ağrı Dağı’na dek tırmanan niyetlerini biliyor...
Ermenistan, bir de üstüne üstlük, Azerbaycan topraklarını işgal etmedi mi...
El kadar ülkenin yaptıklarına bakın siz!..
*
Obama şimdi bizimkilere diyor ki:
- Ermenistan’la ilişkilerinizi normalleştirin...
Bizimkiler Amerika ne derse kendilerini yapmaya mecbur sayarlar...
Sanki Amerikan mandasıyız...
Ne var ki bu kez ortaya çıkan sorun öyle böyle değil; düpedüz mantığa da aykırı...
Neden?..
*
Ermenistan Türkiye sınırını tanımıyor...
Biz komşumuzun tanımadığı sınırı açacağız...
Biz sınırı açacağız, ama, Ermenistan sınırı yine tanımayacak...
Tanınmamış sınırı açmak, sınırın tanınmamışlığını sineye çekmek değil mi?..
Tanınmamış sınırı, sınırı tanımayana tanıtmak yerine açmak, normalleşmek mi?..
Yoksa anormalleşmek mi?..
*
Bilmiyorum devletler arasında şimdiye dek, başka deyişle tarihte, böyle bir işlemin bir eşi daha var mı?..
Türkiye son yıllarda öylesine anormalleşti ki Ermenistan’la ilişkilerimizi normalleştirmek olanaksız...
Önce biz kendi içimizde normalleşelim...

0 yorum:

Yorum Gönder