29 Ocak 2011 Cumartesi

Direnme Hakkı…Bekir Coşkun


Peki, seçimle gelmiş siyasi iktidar “Beni millet seçti” diye demokrasiyi, hukuku, anayasayı, rejimi, devleti kendi tek kişilik diktatörlüğüne dönüştürmeye başlamışsa…
Onu durdurmak için dört yıl sonra seçim yapılmasını mı bekleyeceksiniz?..
Dört yılda bir ortaya sandık koymak mıdır demokrasi?..
*
İşte; önce Anayasa Mahkemesi’ni yeni üyelerle kendine bağladı, şimdi de Yargıtay ile Danıştay’ı, başkanı iktisatçı olan Anayasa Mahkemesi’ne bağlayacak…
İyi mi?..
*
Dün bu sayfada Oktay Akbal’ın “Sine-i Millete Dönmek!” başlığıyla çok çok önemli bir yazısı yayımlandı…
Seçime daha beş ay var.
Eğer AKP bunu da başarırsa demokrasinin, hukuk devletinin izi bile kalmayacak…
CHP ve MHP milletvekilleri ise her zamanki gibi kürsüye çıkıp eleştirecekler, belki ağır tartışmalar olacak, ama sonuç değişmeyecek… Nasıl Anayasa Mahkemesi ve Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu AKP’nin istediği biçime girdiyse, Yargıtay ve Danıştay da uçup gidecek…
Muhalefetin homurdanarak orada oturması, bu kirli oyunda “muhalefet” rolünü doldurmalarına yarayacak, o kadar…
“Sine-i millete dönmek o kadar zor mu?..”
*
Ya biz?..
Başımıza ne geldiğinin farkında olan sıradan vatandaşlar?..
Demokrasi; nasıl ki alkışlayarak, zıplayarak onaylama hakkı veriyorsa… Uyarma, tepki gösterme, itiraz etme hakkı da tanır, onu yaşayanlara…
Susmamak…
Razı olmamak…
Direnme hakkıdır bu…
*
İktidar bu saçmalıklardan vazgeçmezse… İçindeki kin, nefret ve intikam duyguları ile cumhuriyetimizi tekmelemeye, bir istila kuvveti gibi rejimi yok etmeye devam ederse…
Eli kulağındadır…
Bekliyorum doğrusu; birisi “Bayrağını al da gel” diyecektir…
O zaman ıslığımı da alırım yanıma…
Bu; direnme hakkıdır…

0 yorum:

Yorum Gönder