Ham ervah..
Softa..
Bağnaz..
İslam tarihinde hoşgörülü sağduyu sahipleri, bu tür yobazlarla hep alay ettiler...
Ömer Hayyam bir dörtlüğünde diyor ki:
Bir damla şarap Tus saraylarına bedel,
Keykubad’ın, Keykavus’un tahtından güzel
Sabaha karşı âşıkların iniltisi
İki yüzlü softanın ezanından güzel.
Hayyam’dan bir dörtlük daha:
Seni kuru softaların softası seni!.
Seni cehenneme kömür olası seni!..
Sen mi Hak’tan rahmet dileyeceksin bana?
Hakka akıl öğretmek senin haddine mi?..
*
Ne yazık ki son yıllarda Türkiye kuru softalarla dolup taşmaya başladı; bağnazlıkta birbirleriyle yarışan bir alay ham ervah, ona buna Müslümanlık taslayarak, Allah’ı ve peygamberi iktidar koltuğuna tırmanmak yolunda özçıkarları için kullanmaya çabalıyorlar...
Neresi Müslüman bunların?..
Kültür Bakanlığı’nın düzenlediği “5’inci Uluslararası Türk Halk Kültürü Kongresi”nde,
Neden?..
Başgöz, Nasrettin Hoca’nın dinde bağnazlığı alaya alan fıkralarını anlatırken kimi ham ervah, öyküleri “müstehcen” bulmuş...
Kongreye katılanlardan biri de kafatasının çapını vurgulayacak bir laf etmiş:
“Ben Türk’üm. Türk’e hakaret ettirmem!..”
Ham sofular bilimde “müstehcen” olmadığını bilmiyorlar mı?.. Doğu mizahının, şiirinin, fıkralarının baştan sona sınır tanımaz öykülerle dolu olduğundan haberleri yok mu?.. Molla Cami’nin, Şeyh Sadi’nin, Mevlana’nın ve daha nicesinin yapıtlarını okumamışlar mı?.. Nasrettin Hoca’nın, Bektaşi’nin, İncili Çavuş’un dilden dile gezen yergilerini duymamışlar mı, dinlememişler mi?..
Yobazlar yüzünden, gün gelecek, Türkiye’de Nasrettin Hoca ya da Bektaşi fıkrası anlatmak suç sayılacak!..
Bu gidiş, o gidiş...
Prof. Dr. İlhan Başgöz demiş ki:
“Benim söylediklerim, sivri kafalılar ve törpülenmemiş insanları rahatsız etti.”
Softalık başını devekuşu gibi kuma gömen bağnazların mesleğidir.
*
Nasrettin Hoca’nın mizahında “müstehcen”i aramak, halkbilimde ayıp aramak anlamına gelir.
Bir doktor, muayene etmek için incelediği hastasının çıplaklığını müstehcen bulabilir mi?..
Hoca sağ olsaydı, kuru softalarla dolup taştığı anlaşılan “5’inci Uluslararası Türk Halk Kültürü Kongresi”ni gırgıra alırdı.
Ham sofuluk neşemizi kaçırıyor; güleryüzlü bir toplum olmak için özgürlük, aydınlık, hoşgörü birinci koşuldur; çatık kaşlı yobazdan illallah!..
*
Yazıya Ömer Hayyam’la başladık, Ömer Hayyam’la bitirmekte yarar var...
Ne diyor Hayyam:
Ben kadehten çekmem artık elimi;
Tutmam senin kitabını minberini.
Sen kuru bir softasın, ben yaş bir sapık
Cehennemde sen mi daha iyi yanarsın, ben mi?..
Ortaçağın Katolik papazı gibi her şeyde ayıp ve müstehcen aramak Müslümanlık değildir.
İlhan SELÇUK
(26 Haziran 1996 tarihli yazısı)
0 yorum:
Yorum Gönder