19 Aralık 2010 Pazar

"YAPILAN HUKUKSUZLUĞA İSYAN VE IŞIK OLABİLMEK İÇİN HAYATIMA SON VERİYORUM"


19 Aralık’ta intihar eden Deniz Yarbay Ali Tatar, ailesi ve komutanlarına hitaben yazdığı 5 sayfalık mektubunda şöyle diyor: “Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez. Şunu bilin ki; en küçük suçu günahı olmayan ben, yapılan bu hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa bir nebze ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum”. İşte o mektuptan bazı bölümler...
Gölcük tertibiyle hakkında ikinci kez tutuklama kararı çıkınca 19 Aralık’ta intihar eden Deniz Yarbay Ali Tatar’ın, ölümünden birkaç saat önce yazdığı mektup ve özel eşyaları, önceki gün ailesine teslim edildi. Hürriyet'in haberine göre Tatar’ın bıraktığı 5 sayfalık mektubun 2 sayfası aileye teslim edilmedi. Mektupla ilgili soruşturmayı yapan Deniz Kuvvetleri Askeri Savcılığı, soruşturmanın etkilenebileceği gerekçesiyle, 2 sayfalık bölümden sadece not alınmasına izin verdi. Tatar, bu bölümde komutanlarına şöyle sesleniyordu:

“Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez. Şunu bilin ki; en küçük suçu günahı olmayan ben, yapılan bu hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa bir nebze ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum”.

Deniz Yarbay Ali Tatar, son mektubunda eşi Nilüfer Tatar ve ağabeyi Ahmet Tatar’a da, "Başınızı dik tutun" diyordu.

“Sizlerin başını eğecek hiçbir şey yapmadım. Başınızı dik tutun. Ben, bana yapılan bu haksızlık ve hukuksuzluğu kaldıramam. Benim bu kararım belki benim durumumda olanların aydınlığa çıkmasına neden olur. İçim buruk, bana bu oyunu oynayanlara ve bana sahip çıkmayanlara kırgınım. Yaşadığım bu hukuksuzluk sonucu o deliğe bir daha girmektense mezara girmeyi tercih ederim. Bu şekilde ölmeyi hiç istemezdim. İnsanın kendi eliyle hayatını sonlandırmasına önce ben karşı çıkardım. Ama kader böyleymiş, hakkınızı helal edin.”

Tatar, mektubunun ilerleyen bölümlerinde kızı Gökçen’e seslenerek, “Canım kızım; çok iyi çalış, iyi yerlerde ol ki benim hesabımı sorabilesin” diyor.
‘Bu bir intihar değil başkaldırıdır’

0 yorum:

Yorum Gönder