SEVGİ okuyuculanm, adına TMSF (Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu) denilen bir kuruluş var. Niçin kurulmuştu? Hortumcuların parasına ve varlıklanna el koyacak, devletin ve milletin malını ve parasını güya yine devlete ve millete kazandıracaktı!.
TMSF, öteki tüm kamu kurumları gibi, giderek AKP’nin şubesi olmaya dönüştü. İktidara yakın işadamlarına sonsuz olanaklar sağladı. Devletin ve milletin parası unutuldu, mallar AKP’li işadamlarına peşkeş çekildi.
İşadamı Halis Toprakın adını duymuşsunuzdur. Bu ülkede Diyarbakır’ın Lice ilçesi dahil nice fabrikalar ve tesisler kurdu, binlerce kişiye ekmek verdi. Ancak Halis Bey AKP’li değildi ve yok edilmesi gerekiyordu. Bütün fabrikalanna el koydular, ölmüş eşek fiyatına sattılar. Halis Bey ağlaştı, feryat etti. Onun sesini burada birkaç kez duyurdum ama kim takar! Her şeyi gitti.
Devlet içinde devlet olan sonsuz yetkili TMSF ile baş etmek zordu. Hatta mümkün değildi.
Halis Toprak’ın İstanbul Emirgan’da, Boğaz’in hemen yanıbaşında Aslanlı Köşk adıyla bilinen bir köşkü vardı. Sadece İstanbul’un değil, Türkiye’nin en pahalı mülklerinden biri idi. TMSF burasını kime sattı biliyor musunuz?
Tayyip’in en yakınlarından, Tayyip’in çocuklarını okutan işadamı Remzi Gür’e!
Kaça sattı? 23 milyon 800 bin Törkiş lira’ya! Yine ölmüş eşek fiyatına! Boğaz kıyısında 11 dönümlük arazi, içinde görkemli yapılar, yeşil alan ve her şey… Malın yeni sahibi Remzi Gür oldu. Tek başına girdiği ihaleyi kazandı ve tapusunu iki gün önce cebine koydu. Halis Toprak yazılar yazdı, mahkemeye gitti, feryat etti… Dedi ki “Yapmayın etmeyin, burasının değeri en az 100 milyon liradır. Hiç değilse değerine satın da devlet kazansın…” Dinleyen olmadı.
Şimdi Remzi Gür’den beklenen, bu köşkün arazisine bir cami yaptınp günde beş vakit TMSF yetkilileri ile Tayyip’in gelmişine geçmişine hayırdualar ettirmesidir. Böyle bir devlet kuşu herkese nasip olmaz.
* * •
İşadamı Erol Aksoy’un Cine-5 isimli televizyon kanalı vardı. TMSF, Erol Bey’in bütün parası ve mallan ile birlikte buna da el koydu. Kanal şu anda aynen TRT gibi AKP’nin sesi olarak görev yapıyor, yandaş medyadan bazı yalakalara program yaptınp paralar ödüyor.
TMSF, Cine-5′i de satmaya karar verdi ve güya ihale açtı. Erol Aksoy’dan 100 milyon dolar isteyen TMSF, ihale için Cine-5′e 40 milyon dolar değer biçti. Hem de beş yıl vadeli. Bir sürü uzun ve karmaşık olaylar dizisi sonrasında, son ihale iki gün önce yapıldı.
Sadece Arap’ların El Cezire televizyonu girdi ve 21 milyon dolar verdi!
TMSF bu hafta toplanıp kesin karannı verecekmiş! | Dün bu olayı biraz araştırmak zorunda kaldım. Kimdir, I nedir bu kanalı almaya talip olan El Cezire Türk
Yayıncılık şirketinin sahip ve yöneticileri? Karşıma çıkan tablo aynen şöyle:
Şirketin yüzde 75′i Ali Vural Ak isimli bir Türk avukata ait. Geri kalan dört Arap’ın isimleri şöyle: Abdülaziz Muhammed, Wadah Aref, Khalid Abdullah ve Ehab Ratep Shihabi. Bunların ilk üçü şirketin yönetim kurulu üyesi. Ancak ne ilginçtir, paranın yüzde 75′ini koyan Türk avukat yönetimde yer almıyor! Hayret, vallahi hayret!
Belki avukat bey çok yardımsever biridir! Ne bileyim, belki de ABD’de bir üniversitede İslam Araştırma Merkezini finanse etmektedir.
Acaba RTÜK kurallarını yerine getirebilmek amacıyla muvazaa-kanuna karşı hile mi yapılıyor?
Evet, değeri en az 100 milyon dolar olan ve yıllardır TMSF tarafından AKP’nin sesi olarak yönetilen Cine-5 televizyonu, yakında AKP’nin bir başka sesi olan El Cezire’ye, Katar’lı Arap’lara satılacak. Hem de sadece 21 milyon dolar karşılığında!
Bu El Cezire öyle bir kanal ki!..
Göstermelik ihaleye girmişti ya, geçtiğimiz salı günü Tayyip’in AKP Grup toplantısında yaptığı konuşmayı baştan sona Arapçaya çevirip canlı yayınladı.
Bir şey daha sorayım! El Cezire Türk Yayıncılık Şirketi ne zaman kuruldu da, Cine-5′i almak istiyor? 26 Ocak 2011 günü kuruldu! Peki bu çiçeği burnunda şirketin kuruluşu nerede yapıldı?
Avukat Faik Işık’ın bürosunda!
Faik Işık kim? Tayyip’in avukatlarından biri!
TMSF bu Cine-5′i ölmüş eşek fiyatına Katar Emirliği’nin Arap’larına armağan etmesin de kime etsin yani!
AL GOLÜM VER GÜLÜM
SEVGİLİ okuyuculanm, size bir başka TMSF belgesi sunuyorum. İşin aynntılanna hiç girmeyeceğim. Beşiktaş 19. Noterliği’nin 10Ağustos 2009 gün ve 10865 sayılı belgesi.
TMSF, yine işadamı Erol Aksoy’un çok değerli mülklerini satmış. Alanlar, bu mülkü daha sonra “Başkalarına” satmış.
Çift taraflı ticaret!
Peki kim almış, kime satmış? Bu belgenin sadece 2. paragrafını özetliyorum:
“Söz konusu gayrimenkul (İstanbul’un en değerli yerindeki görkemli binalar) müvekkilimizin hissedar olduğu GAP İnşaat Yatırım adlı şirket tarafından Albayrak… isimli şirketten 25 milyon dolara satın alınmış ve (tapuda) tescil edilmiştir.
İmza: Ahmet Çalık vekili avukat Serhai Demir.”
Bu isimler bana yabancı gelmiyor!
Albayrak!.. İktidar destekçisi Yeni Şafak’m sahibi olmasın!
Ahmet Çalık!.. İktidar destekçisi Sabah gazetesi ile atv’nin sahibi olmasın!
Aaaa, bu kadar rastlantı olur mu canım!.. TMSF satıyor, hep bunlar alıyor, sonra birbirlerine satıyor!.. Yok canım, olur mu hiç!
Bir de işin son boyutuna bakalım… TMSF el koyuyor, kelepir fiyatla satıyor ve mallann çoğu Remzi Gür, Ahmet Çalık, Albayrak Ailesi tarafından alınıyor!
Rastlantı, rastlantı!..
Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP, gereksiz ve anlamsız polemikleri bir yana bırakıp şu olayları gündeme getirse, tartışılmasını sağlasa, “Al gülüm-ver gülüm” düzenini açığa çıkarsa, acaba çok daha iyi olmaz mı!
0 yorum:
Yorum Gönder