17 Şubat 2011 Perşembe

Başbakan’ın Tabancası da Oldu… Bekir Coşkun


P
olisler, Başbakan’ın deyimi ile “askerden yırtınca”, şükran işareti olarak ona bir tabanca hediye ettiler:
1903 model, tuğralı Osmanlı tabancası.
Bir de polis kimliği…
Bir de rozet…
Allah muhafaza…
Gece bir polis yolunuzu keserek, tabancanın kabzası ile kafanıza vurup da “zıkkımın kökünü iç…” derse…
Bakın bakalım, kim?..
*
Ben size söyleyeyim; o tabanca patlamaz da…
Patlamazsa, zaten sorun yok…
Yok eğer Osmanlı barutu ile patlarsa maazallah…
Ya televizyon sehpasını vurmuştur, ya Beşir Atalay’ı…
*
Bence Başbakan (atlı polis hariç) her sınıftan polis olabilir olmasına…
Çünkü herkes biliyor ki “Hukuk Devleti” olmaktan uzaklaşırken, artık “Polis Devleti”dir burası…
Yoksa durup dururken bir millet niye “korku” duysun?..
Dinlemelerden, ıslık çalanların fişlenmesine… Sesini çıkartanların alıp götürülmesinden, muhaliflerle ilgili davaların çakma polis kanıtları ile yürütülmesine kadar…
*
“Polis Devleti”nin en belirgin yanı “Hukuk Devleti” olmayışıdır…
Bakın:
Ve ne kadar azılı suçlu varsa salındı…
İnsanları kaçırıp boğanlar…
Kafa kesenler…
Testereciler…
Seri katiller…
Tecavüzcüler…
Tümü serbest bırakıldı…
Ama ülkenin güvenliği için mücadele etmiş askerleri topladılar… Kuvvet ve ordu komutanları, generaller, yüksek rütbeli subaylar hapishanelere dolduruldu…
Azılı canileri ise saldılar…
Sokaklar suçlu doldu…
Ortalık güvensiz…
*
Başbakan’ın tabanca sahibi olması iyi oldu.
Olmadı sıkar…
Patladı, patladı…
Yok eğer patlamadı…

0 yorum:

Yorum Gönder